2024 yılında hava yolu ile seyahat eden yolcuların, bilet vergileri ve benzeri harçlar için ödediği toplam tutarın 60,4 milyar ABD Doları seviyesine ulaştığı tahmin ediliyor.
Hayır, yanlış okumadınız; sadece vergiler ve harçlar.
Havayolları, bilet fiyatlarını piyasa koşullarına, talebe göre belirliyor.
Bunun ardından devletler geliyor. Biletin üzerine tek tek vergileri ekliyorlar.
Bu kalemleri yolcu ödüyor, havayolu tahsil ediyor, devlet de kasayı dolduruyor. Ortalama olarak bir tek yön uçuşta yolcu başına 13 dolar, gidiş – dönüş (aktarmalar dahil) bir seyahatte ise 30 dolar civarında vergi ve benzeri ödeme yapılıyor.

Kuzey Amerika: Trafiğin Yüzde 24’ü, Verginin Yüzde 57’si
Vergi şampiyonluğu söz konusu olduğunda sahneye ilk çıkan bölge Kuzey Amerika.
Bu bölgeden seyahat eden yolcular, bilet başına (gidiş – dönüş) ortalama 30 dolar vergi ödüyor. Buna rağmen, bölgenin küresel yolcu trafiğindeki payı sadece yüzde 24. Ama toplanan bilet vergilerinin yüzde 57’si buradan geliyor. Yani trafik az, vergi çok.
Güney ve Orta Amerika ile Karayipler bölgesinde yolcu başına ortalama vergi 20 dolar seviyesinde. Afrika’da ise bu rakam 15 dolar civarında.
Avrupa’da durum, zihinlerimizdeki algının aksine, nispeten “ılımlı” görünüyor.
Kıtadaki hükümetler, dünya genelindeki bilet vergisi gelirlerinin yaklaşık dörtte birini topluyor. Avrupa çıkışlı her yolcu, bilet başına ortalama 12 dolar vergi ödüyor.
Ülke Bazında Aşırı Vergi Örnekleri
Bazı ülkeler var ki, “bilet vergisi” deyince ayrı bir parantezi hak ediyor.
Mesela Arjantin çıkışlı yolcular, uçak bileti başına ortalama 138 dolar vergi ödüyor. Meksika ve Mauritius gibi ülkelerde ise yolcu başına ortalama vergi tutarı 50 dolar civarında.
Avrupa cephesinde zirvede Birleşik Krallık var. Yolcu başına uçuş başına ortalama 37 dolar vergi alınıyor.
Burada ilginç olan şu. Birleşik Krallık, dünya yolcu trafiğinin yaklaşık yüzde 3’üne sahipken, küresel bilet vergisi gelirlerinin neredeyse yüzde 9’unu tek başına topluyor. Yani trafiğe göre kasayı oldukça iyi dolduran bir vergi sistemi var.
Öte yanda, Orta Doğu’da ise vergi hiç yok!
Yolcuya Etkisi Ne?
Peki bu vergiler neye yarıyor?
Devlet bütçesi açısından bakıldığında, çoğu ülkede bu kalemlerin toplam gelir içindeki payı çok da yüksek değil. Yani genel bütçe için “olmazsa olmaz” değiller.
Ancak yolcu tarafına geçtiğimizde tablo değişiyor zira hem biletin nihai fiyatını ciddi biçimde artırıyor hem de uçakla seyahatin erişilebilirliğini azaltıyorlar.
Ayrıca farklı ülkelerde farklı uygulamalar yüzünden politika karmaşası ve bağlantı sorunları yaratıp rekabeti bozuyor.
Ekonomik büyüme ve özellikle bölgesel kalkınma üzerinde olumsuz etkiye sebep olabiliyor.
Kısacası, devletler için “ufak ama hoş” bir gelir kapısı, yolcu için ise bilet fiyatını şişiren görünmez bir yük.
Kimler Geri Adım Attı?
Son dönemde bazı ülkeler, bu işin dozunun kaçtığını fark etmiş durumda. Bu yüzden İsveç, uçuş vergisini Temmuz 2025’te yürürlükten kaldırdı.
Almanya ise daha önce açıkladığı artış planlarından geri adım attı.
Bu örnekler, bilet vergilerinin siyasi ve ekonomik açıdan yeniden tartışılmaya başlandığını gösteriyor. Özellikle iklim, sürdürülebilirlik ve rekabet dengesi gibi başlıklarda yeni denge arayışları devam ediyor.

