THY, 2016 Yılı 3. Çeyrek Sonuçlarını Açıkladı

Türk Hava Yolları (THY), 2016 yılının Temmuz – Eylül dönemine (3. Çeyrek) ilişkin mâlî sonuçlarını ayrıntılı bir biçimde yayınladı.

Şirketten yapılan açıklama şu şekilde:

Türk Hava Yolları 2016 yılının ilk dokuz ayında 22.7 milyar TL toplam gelir elde etti.

Türk Hava Yolları’nın 2016 yılı ilk dokuz aylık konsolide mali tabloları Borsa İstanbul’a gönderildi. Toplam gelirleri önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3 artarak 22.7 milyar TL’na ulaştı. Temmuz-Eylül döneminde ise 8.7 milyar TL toplam gelir elde edildi.

Temmuz ayında revize edilen Bütçe ile karşılaştırıldığında, Temmuz-Eylül döneminde 762 milyon TL olan esas faaliyet kârı beklenenin üzerinde gerçekleşti.

Özellikle Avrupa ve Orta Doğu’da yaşanan siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklar, artan küresel ve bölgesel riskler havacılık talebini olumsuz etkileyerek birim gelirler üzerinde baskı yarattı.

Aynı zamanda akaryakıt maliyetlerinin düşük seviyede devam etmesi de sektördeki toplam kapasitenin ve dolaylı olarak rekabetin yüksek düzeyde kalmasına sebep olurken, talebin zayıf seyrettiği bu dönemde bilet fiyatlarına yansıyarak gelir kaybına neden oldu.

Tüm bu faktörlerin etkisiyle 2015 yılı ilk dokuz ayda 2.523 milyon TL esas faaliyet kârı olan Türk Hava Yolları 2016 yılının ilk dokuz
ayında 444 milyon TL esas faaliyet zararı açıkladı.

Türk Hava Yolları sektördeki yoğun rekabete, Türkiye’ye ve Avrupa’ya direkt yolcu trafiğini doğrudan etkileyen jeopolitik istikrarsızlıklara rağmen 2016 yılının ilk dokuz ayında yüzde 14 kapasite (arz edilen koltuk km) artışı gerçekleştirdi.

Dünya’nın en büyük uçuş ağına sahip olması ve ikincil şehirlere uçabilme yeteneği sayesinde Türk Hava Yolları aktif kapasite yönetimi uygulayarak, transfer potansiyeli yüksek noktalarda da kapasiteyi artırmak, hızlı kararlarla network katkısı yüksek yeni hatlar açmak gibi birçok önlem aldı.

Türk Hava Yolları yılın ilk 9 ayı için bütçelenen dış hat yolcu gelirlerinden daha fazla gelir üretmeyi başardı. Bu başarıda direkt yolcu azalışına rağmen yüzde 18 artan transfer yolcu sayısının önemli katkısı oldu. Kargo operasyonlarında da artan hizmet kalitesi ile birlikte yılın ilk 9 ayında kargo gelirleri %11 lik artış göstererek 2.9 milyar TL’ye ulaştı.

Türk Hava Yolları’nın taşıdığı yolcu sayısı Eylül sonu itibariyle yüzde 4 artarak 48,3 milyona ulaştı.

İcra ettiği 357 bin sefer ile uzun vadeli büyüme stratejisi çerçevesinde ilerleyen Türk Hava Yolları aktif büyüklüğünü %17 artırarak 55.7 milyar TL seviyesine taşıdı.

Türk Hava Yolları, birim giderlerini %7 azaltarak rakip hava yolları arasında en düşük birim gidere sahip hava yolu olma özelliğini sürdürmüştür. Bu başarıda ilk dokuz aylık dönemde alınan tasarruf tedbirleri önemli katkı sağlamıştır.

Operasyonel giderlerde, ayrıca bazı sabit ve endirekt giderlerde bütçelenenden daha düşük gider seviyelerinde, hizmet kalitesinden ödün vermeden ulaşılarak operasyonlara kesintisiz devam edilmesi, öngörülen gider tasarruf planının başarıyla uygulandığını göstermektedir.

2016 yılında Atlanta, Panama, Bogota ve Seyşeller gibi birçok yeni hatta uçmaya başlayan Türk Hava Yolları bugün itibariyle 117 ülkede, 49’u yurtiçi, 243’ü yurtdışı olmak üzere toplam 292 noktaya uçuş gerçekleştirmektedir.

Dünyanın en genç filoları arasında olan Türk Hava Yolları filosu 2016 yılında hâlihazırda teslim alınan 43 uçakla birlikte bugün itibarıyla 237 dar gövde, 86 geniş gövde ve 13 kargo uçağı olmak üzere toplam 336 uçaktan oluşmaktadır.

Türk Hava Yolları uzun vadeli büyüme stratejisi çerçevesinde, İstanbul’un doğal bir aktarma merkezi olmasından kaynaklanan coğrafi avantajından yararlanarak 500 uçaklık filo büyüklüğü ile %3’ün üzerinde global pazar payını hedeflemektedir.

Bu amaçla verilen siparişler dahilinde 2016 yılında 43 yeni uçak teslim almış olan Türk Hava Yolları bu büyüme ile 2016 yılı sonunda global pazar payını %2 seviyesine çıkarmış olacaktır.

Satışlarının yüzde 76’sından fazlasını yurt dışında gerçekleştirerek Türkiye’nin en büyük ihracatcısı konumunda olan Türk
Hava Yolları, 2016 yılı için hedeflediği nakit yaratma potansiyelini koruyarak sağlıklı büyümesine kontrollü bir şekilde devam etmektedir.