Lufthansa’nın geçtiğimiz günlerde kamuoyuna yansıyan yeniden yapılanma planı tartışmaları beraberinde getirdi.

Şirketin, önümüzdeki bir kaç yıl içinde özellikle yönetim birimlerinden 4 bin kadar kişinin işten çıkarılacağı belirtiliyor.

Bu gelişmeyi, Lufthansa Group’un merkezî yönetiminin güçlendirilmesi doğrultusunda değerlendirmek mümkün.

Hatırlanacağı gibi, 2026 başından itibaren Lufthansa Airlines, Swiss, Austrian Airlines ve Brussels Airlines’ın filo, hat planlaması, fiyatlandırma ve satış stratejilerinin tamamen Frankfurt merkezden belirlenmesine karar verilmişti.

Buna ilave olarak, dört farklı kurul (Group Function Board) kurularak, tüm ipler Lufthansa merkezinin eline alınacak ve gruptaki markalar birbirine daha sıkı bir biçimde bağlanacak.

Kurulacak yeni birimler ise havalimanı merkezleri (hub), teknoloji, insan kaynakları ve finans gibi temel alanları yönetecek.

Yeni plan çerçevesinde ayrıca, yeni nesil daha verimli uçakların devreye alınması, dijitalleşme süreci ve uçakların, personel giderlerinin daha düşük olduğu operasyon merkezlerine kaydırılması sayesinde ek maliyet avantajlar elde edilmesi öngörülüyor.

Planın en dikkat çekici noktalarından biri, filoda gerçekleştirilmesi hedeflenen değişim.

2030 yılı itibarıyla Lufthansa ana şirketi ile bölgesel iştiraki Lufthansa CityLine filosundaki kısa ve orta menzilli uçakların oranı yüzde 50’ye inecek. Günümüzde ise bu oran yüzde 80 civarında.

İşin ilginç yanı, kurulacak yönetim merkezlerinin tek bir çatı altında bulunmayacak olması. Basına yansıyan bilgiye göre, Frankfurt’ta kan kaybı yaşanması söz konusu. Zira işten çıkarılacak yöneticilerin önemli bir bölümü Frankfurt’tan olacak.

Mesela, yeni yönetim merkezlerinden birinin, maliyetlerin nispeten düşük olduğu Roma’ya kaydırılabileceği iddia ediliyor.

Lufthansa yönetiminin geçen ay Alman hükümetine açık bir mektup yazarak, Almanya’daki havalimanlarındaki yüksek maliyetlere dikkat çekerek bu duruma bir çözüm bulunmasını talep etmesini de aynı kapsamda değerlendirmek mümkün. Şirket bir bakıma hükümete, “maliyetler düşmedikçe, bırak yeni istihdam sağlamayı, mevcudu bile azaltırım” demiş oluyor.

Lufthansa, kendimi bildim bileli süregelen yeniden yapılanma planlarının bu en sonuncusunda, bakalım istediği başarıyı elde edebilecek mi?