Uçağa adımınızı attığınızda koltuğunuzun arkasında sizi karşılayan küçük ekran, artık sadece bir konfor unsuru değil; havayollarının marka değerini yansıtan önemli bir araç.
Bugün Cumartesi…
Birçoğumuz için film izlemek, hafta sonunun vazgeçilmez keyiflerinden biri. Peki bu keyfin 35 bin fit yükseklikte nasıl başladığını hiç merak ettiniz mi?

İlk Filmlerden Kişisel Ekranlara
Uçak içi eğlence (In-Flight Entertainment – IFE) kavramı ilk kez 1921 yılında Londra – Paris uçuşunda bir sessiz film gösterimiyle sahneye çıktı. 1960’lı yıllarda projektörle gösterilen filmler yaygınlaşırken, 1980’lerden itibaren havayolları bireysel ekran sistemlerine geçiş yaptı.
Anekdot: 1988 yılında Emirates, bireysel ekranları ilk kez tüm sınıflarda sunan havayolu oldu.
Bugün koltuk arkası ekranlar, dokunmatik arayüzleri, zengin içerik kütüphaneleri ve çok dilli seçenekleriyle adeta kişisel sinema salonu sunuyor. Hatta bazı havayolları, yolcuların mobil cihazları üzerinden kendi eğlence sistemlerine erişmesini sağlayan kablosuz çözümlerle donanım bağımlılığını azaltıyor.
Eğlence Kadar Strateji de Var
Bir havayolunun sunduğu film veya müzik seçenekleri rastgele belirlenmiyor. Yolcu profili, uçuş süresi, rota ve hatta uçuş saati gibi faktörler içerik seçiminde önemli rol oynuyor.
Örnek: Kısa menzilli uçuşlarda komedi türü içerikler ağırlık kazanırken, kıtalararası uzun uçuşlarda dram ve belgesel gibi derinlikli içerikler daha sık tercih ediliyor.
Ayrıca uçak içi eğlence, havayolları için sadakat yaratma aracı hâline geldi. Özellikle çocuklu aileler için interaktif oyunlar ve çizgi filmler büyük fark yaratıyor. Qatar Airways’in sunduğu Disney+ içerikleri veya Emirates’in çocuklar için tasarladığı özel arayüzler bu alandaki öncülükleri yansıtıyor.
Gelecek Gökyüzünde
Geleceğin uçak içi eğlence sistemleri; sanal gerçeklik gözlüklerinden yapay zekâ destekli içerik önerilerine kadar geniş bir yelpazeye sahip olacak.
Yaklaşan yenilik: Airbus, yeni nesil kabin tasarımlarında kişiye özel holografik arayüzler üzerinde çalışıyor. Lufthansa ise seyir hâlindeki yolcuların içerik tercihlerine göre içerik öneren bir sistem geliştiriyor.
Emirates’in uçaklarında sunulan 3D haritalar veya Air France’ın çevrim içi yemek ve içerik ön sipariş ekranları bu dönüşümün ilk adımları sayılabilir.
Cumartesi Uyarısı: Bir Klasik Seçin ve Arkaya Yaslanın
Bugün bir uçakta olsaydınız ve koltuk arkasındaki ekran size “Bir klasik film ister misiniz?” diye sorsaydı, cevabınız ne olurdu?
Casablanca mı? The Godfather mı? La La Land mi?
Çünkü uçak içi eğlence, yolculukları sadece bir yerden bir yere gitmekten ibaret olmaktan çıkarıyor. Ve bazen bir film, 12 bin metre yukarıda çok daha etkileyici olabiliyor.
Sonuç mu?
Hafta sonları evde izlenen filmler kadar, uçakta izlenenler de unutulmaz oluyor. O hâlde, bir sonraki uçuşunuzda arkanıza yaslanın ve ekranı açın. Belki de gökyüzünde sizi bekleyen en iyi film henüz başlamadı.