JetBlue x Fly-Fi

Uçakta İnternet Kullanımı Değişiyor: JetBlue ve Viasat’tan Geleceğe Yönelik Adımlar

Günümüz yolcularının beklentileri, geçmişe kıyasla ciddi şekilde değişmiş durumda.

Bu değişimin en çarpıcı örneklerinden biri, uçuş sırasında internet bağlantısına duyulan ihtiyaç.

JetBlue Airways’in 2013 yılında Viasat iş birliğiyle sunduğu ücretsiz ve yüksek hızlı Wi-Fi hizmeti, sektörde bir dönüm noktası olmuştu.

JetBlue x Fly-Fi
JetBlue x Fly-Fi

Bununla birlikte, o dönemde yolcular ağırlıklı olarak içerik indiriyor, yükleme ise oldukça sınırlı kalıyordu. Her bir yüklemeye karşılık on indirme gibi bir oran söz konusuydu.

Ancak JetBlue’nun IFE&C (Uçak İçi Eğlence ve Bağlantı) yöneticisi Ken McQuillan’ın APEX TECH konferansında belirttiğine göre, son iki yılda bu denge hızla değişti.

Artık yolcular, yalnızca içerik tüketmekle kalmıyor; içerik üretip paylaşıyorlar da.

YouTube, TikTok, Instagram ve benzeri video merkezli uygulamaların uçak içinde daha yoğun kullanılmaya başlamasıyla birlikte, indirme/yükleme oranı üçe bire kadar düşmüş durumda ve yakın gelecekte bire bir olması bekleniyor.

Bu gelişme, JetBlue gibi yenilikçi havayolları için ciddi bir altyapı sınavı anlamına geliyor. Mevcut sistemlerin bu yeni yükü kaldırması kolay değil. McQuillan’a göre yolcular artık uçakta ofislerinde veya evlerinde yaptıkları işleri yapmayı bekliyor ve bu da bağlantı altyapısını ciddi şekilde zorluyor.

JetBlue’nun filosundaki uçaklar hâlihazırda Viasat’ın Ka-band uydularına dayalı GEO (Jeostatik yörüngeli) bağlantı sistemi ile donatılmış durumda. Bu sistem, uzun yıllar boyunca beklentileri karşıladı ancak günümüzün artan veri yükü göz önünde bulundurulduğunda, daha gelişmiş çözümlere ihtiyaç duyuluyor.

Viasat bu ihtiyacın farkında.

Şirketin “Amara” adı altında tanıttığı gelecek yol haritası, hem GEO hem de önümüzdeki yıllarda hizmete girmesi planlanan Ka-band LEO (Alçak Yörünge) uydu bağlantılarını destekleyecek çok yörüngeli (multi-orbit) çözümler sunmayı hedefliyor.

Viasat’ın amacı, düşük gecikmeli uygulamaları LEO üzerinden, yüksek veri akışına ihtiyaç duyan video gibi uygulamaları ise GEO üzerinden yönetmek. Bu sistemler, tek bir elektronik yönlendirilebilir antenle çalışabileceği gibi, çift anten çözümü de mümkün olabilir.

McQuillan, bu stratejik yaklaşımı olumlu karşıladıklarını belirtiyor: “Bugün aldığınız bir kararı uçaklara entegre etmeniz 18 ay, belki de iki yıl sürebiliyor. O zamana kadar teknoloji tamamen değişebilir. Bu yüzden geleceğe açık, yenilikçi ortaklara ihtiyacımız var.”

JetBlue gibi vizyoner havayolları için bağlantı çözümlerinin sadece bugünü değil, geleceği de kapsaması gerekiyor. Yolcu deneyimi odağında şekillenen bu yeni dönemde, esneklik ve teknolojik öngörü, rekabet avantajı açısından kritik öneme sahip.