Gazipaşa, Antalya’nın Sabiha Gökçen’i Olmalı

Geçtiğimiz yılın Temmuz ayında tamamlanıp hizmete açıldığı duyurulan, buna karşın ilk tarifeli seferini ancak bir yıl sonra yine Temmuz ayında Borajet’in BRJ600 sayılı uçuşuyla karşılayan Gazipaşa Havaalanı hakkındaki çelişkili iddialar bitmek bilmiyor.

Bu yazımızda, Gazipaşa ekseninde bölgenin geleceğine yön verecek bazı haber ve iddiaları irdelemek istiyorum.

1991’de açılıp 2007’ye kadar atıl durumda kalması nedeniyle, işler hale getirmek amacıyla TAV Havalimanları Holding’e işletme hakkı 2034 yılına kadar devredilen Gazipaşa Havaalanı’nın, havacılığa biraz ilgisi olan herkesin bildiği üzere, kısa pist sorunu bulunmakta ve bu haliyle, ancak 150 yolcu kapasiteli yolcu uçaklarının inişine olanak tanımaktadır.

Havaalanının pisti bu haliyle normalde 124, ekonomik bazı havayollarının ellerindeki modeller (Easyjet) ile de 156 kişiye kadar yolcu taşıyan A319’ların inmesine elverişli durumda.

DHMİ’nin ihaleyi TAV’a verdiği dönemde “Gazipaşa’ya STOL (short take-off and landing) tipi havaalanı yapılabileceği ve büyük uçakların inmesine elverişli olmadığı” yönündeki açıklamasına özellikle Alanyalı turizmciler büyük tepki göstermişti.

Acaba, pistin uzatılması gerçekten imkansız mı yoksa bazılarının iddia ettiği gibi Antalya Havalimanı’ndan evine ekmek götürenler mi engelliyor Gazipaşa’nın işler hale gelmesini?

Biraz araştırma yaptığımızda; Gazipaşa Havaalanı’nın, THY’nin sefer yaptığı tüm havaalanlarınınkinden anlamlı ölçüde daha kısa bir piste sahip olduğunu SHGM’nin web sitesinden öğreniyoruz:

Pist boyu ve eni: 1825×30 metre

Gazipaşa’nın bu haliyle, 2990×45 metrelik bir ve 3400×45 metrelik iki piste sahip olan ve ICF tarafından işletilen Antalya Havalimanı ile rekabet edebilmesi ve ona alternatif olabilmesi oldukça zor gözüküyor.

Buna karşın aşağıdaki linkteki haberden, TBMM Başkanı Sayın M. Ali ŞAHİN’in, yakın zamanda pistin uzatılacağına ve çalışır bir VOR cihazı kurulacağına ilişkin müjde verdiğini okuyoruz.

Konuyu, hem havacılık prensipleri hem de turizm potansiyeli açısından ele alan ve gerçekçi temellere dayanan bir yazının linkini de ilgilenenler için buraya ekledim.

Yazının içeriğinden, Gazipaşa’nın bu haliyle kalabileceğini, ancak bu durumda bile kendisinden maksimum düzeyde faydalanılabileceğini öğrenmek mümkün.

Gazipaşa – Alanya bölgesinde yayımlanan yerel gazetelerin internet sitelerini incelediğimizde; pistin deniz tarafına doğru uzatılması için çoğu mahkemeye intikal etmiş kamulaştırma sürecinin tamamlanması gerektiğini öğreniyoruz (Gazipaşalılar, 2009 itibariyle arsalarının metrekaresine 40 TL istiyorlarmış).

Ancak, pistin 3000 metre veya üzerine çıkıp çıkamayacağına ilişkin bir bilgi edinemedim.

Bu yılın Haziran ayında, Gazipaşa’nın 3C kategorisine alınmak suretiyle Avrupa kalkışlı charter uçuşlarının yapılmasına olanak sağlanmaya çalışıldığını da ekleyelim.

Gazipaşa ile ilginç bir iddiaya daha sonra değinmek istiyorum ama kanaatim şudur ki; boydan boya 640 kilometrelik mesafeye sahip, demiryolu bulunmayan ve 2016’da EXPO’ya ev sahipliği yapacak Antalya gibi bir şehrin tek havalimanı ile hiçbir potansiyelini tam olarak ortaya koyamayacağı apaçık belliyken, bölge coğrafyası açısından çok iyi bir konumda bulunan Gazipaşa ilçesinin yıllardır var olan havaalanı, varsa ufak hesapların peşinde olanların engellemelerine takılmadan işler hale getirilmelidir.