Havacılık Sektöründe Rekabet Düzeyi Ölçümü – 4

Havayolu 101 olarak son bir kaç haftadır havayolu sektöründeki rekabet düzeyi meselesine daha yakından bakma fırsatı bulduk.

Burada daha önce de yazdığım gibi, özellikle bayrak taşıyıcı şirketlerin kendi merkezlerinden (hub) yaptıkları doğrudan seferlerde rekabet oranı bir hayli düşük.

Bu yüzden de bilet fiyatları ister istemez yüksek oluyor.

Sektördeki rekabete bakarken, bazı arkadaşlarımın sürekli belirttiği üzere, iki nokta arasında doğrudan sefer yapmayan ama kendi hub’ları üzerinden aktarmalı olarak aynı iki noktayı bir birine bağlayan havayolu şirketlerini de hesaba katmak gerekiyor.

Her ne kadar ürün aynı ürün olmaktan ve mukayese edilmekten uzaklaşsa da.

Teori diyor ki; iki nokta arasını aktarmalı bir şekilde bağlayan havayolu şirketinin bilet fiyatı daha ucuz olmalı.

Zira doğrudan sefer yapanlar karşısındaki “toplam uçuş süresi” ve “indi-bindi zahmeti” gibi dezavantajını ancak bilet fiyatını ucuzlatarak giderebilir.

Hemen az önce havayolu şirketlerinin kendi web sitelerinden aldığım fiyatları baz alarak hazırladığım bir örneğe bakalım; gerçekten durum böyle miymiş?

İstanbul – Londra; 16-23 Ekim, round trip, Economy Class

Yukarıda belirttiğim teoriye uymayan bir sonuçla karşı karşıyayız.

Alitalia hariç, İstanbul – Londra arasını aktarmalı olarak uçan şirketlerin bilet fiyatları, doğrudan sefer yapan British Airways ve Türk Hava Yolları’ndan daha pahalı.

Görünen o ki, havayolu sektöründeki rekabeti işleyen çalışmaların öne sürdüğü aktarmalı – doğrudan uçuş rekabeti teorisi fiiliyatta pek de geçerli değil.

Çünkü bilet fiyatlarının tespitinde o kadar farklı değişken var ki, mesela belki de Air France, İstanbul – Londra fiyatını belirlerken BA ve THY’nin bilet fiyatlarını dikkate almıyor dahi olabilir.

Bu da ileri sürülen teorinin aksine yolcuların, aktarmalı uçuşlar sayesinde daha ucuz bilet satın alabilmelerinin her zaman mümkün olmadığını gösteriyor.